Günlük Bülten – 1 Temmuz 2025

WhatsApp Image 2022 02 03 at 11.22.08

Stratejiyi de zamanlama

Geçen hafta Salı günü ( İsrail-İran ateşkesi ile birlikte) TCMB, faiz politikasında Eylül sonuna kadar nasıl hareket eder?  Son jeopolitik gelişmeler bu kararları nasıl etkiler? Sorusuna.. TCMB son kararında enflasyon ve iç talepdeki gidişatın beklentileriyle uyumlu olduğunu belirtmiş ve faiz indirimi için dış konjektürdeki gelişmelere odaklanmıştır. İsrail-İran arasındaki savaşın durması ve petrol fiyatlarındaki yükselişin yerini düşüşe bırakması ile birlikte değerlendirdiğimizde TCMB’nin temmuz ayı birlikte faiz indirimlerin başlamasını ve Temmuz ayında 350 ve Eylül ayında 250 baz puanlık indirimlerle politika faizini %40’a çekmesini beklemekteyiz derken, Model portföyünüzde hangi hisseler yer alıyor sorusuna da… Jeopolitik risklerin azalması ile birlikte olumlu bir sürece girme fırsatı yakaladığımızı düşündüğümüzden model portföyümüzde risk algımızı artırdık. Sanayi tarafında; Güçlü birikmiş siparişleri olan, artan ihracat ve güçlü taleple daha hızlı tahsilat yapan şirketleri,  abone ekleme ve marj genişlemesiyle Telekom sektörünü, en zayıf dönemde nispetin dirençli yolcu sayıları, RPK ve ASK artışların desteğiyle geçiren havacılık sektörünü,  olası Rusya Ukrayna barışı ve de Avrupa alt yatırım harcamalarının artacak olması ve faiz indirimlerinin yanı sıra düşük finansman modellerini de kapsayan İnşaat ve GYO sektörünü tabii ki faiz indiriminden en fazla yarar sağlamasını beklediğimiz bankacılık sektörü hisselerinden oluşturduğumuz model portföyümüzde ise Garan /Ykbnk /Pgsus /Thyao /Ekgyo /Ktlev /Mgros /Asels /Enkaı ve Ttkom bulunmaktadır diye hem yazmış hem de her mecrada sözlü olarak açıklamıştık. Piyasalar Çarşamba ve Perşembe günü sallantı da olsa da bu stratetijimizi değiştirmedik ve dün de Chp Kurultay davasının 8 Eylül’e ertelenmesi ile birlikte BIST100 endeksinde %5,78’lik artışla 9.948 seviyelerine geldik.

Geçen hafta Perşembe günü İş Bankası Genel Müdürü sayın Hakan Aran’ın TCMB’den 350 baz puanlık indirim bekliyorum ardından dün Türkiye Ziraat Bankası Genel Müdürü sayın Alpaslan Çakır’ın “Yaz aylarının da etkisiyle enflasyon beklentilerinde gözle görülür bir iyileşme var. Bu çerçevede 24 Temmuz’daki PPK toplantısında anlamlı bir faiz indirimi bekliyorum” açıklamaları ile piyasada bir anda TCMB’den 24 Temmuz toplantısında 350/500 puan aralığında faiz indirim beklentisinin oluşması da iç risklerinde yaz ayında ortadan kalkmış görünmesi BIST100’deki yükselişin şiddetini arttırmış görünüyor. Artık yazın gelmesi ile birlikte faize ilişkin beklentiler ve makroekonomik verilere daha fazla odaklanmış ve yurtdışı ile de korelasyonu artmış bir piyasa görmeyi bekleyebiliriz.

Şimdi de yurtdışına bakalım; ABD Senatosu Cumhuriyetçileri, parti içinde ülkenin borç yüküne 3,3 trilyon dolarlık bir darbe vurması beklenen yasa tasarısı konusunda yaşanan bölünmelere rağmen, hızlı bir şekilde Başkan Trump’ın kapsamlı vergi indirimi ve harcama tasarısını geçirmeye çalışıyor. Tarafsız Kongre Bütçe Ofisi, Pazar günü yasa tasarısının 36,2 trilyon dolarlık ABD borç yığınına yaptığı etkiye ilişkin değerlendirmesini yayınladı. Senato versiyonunun 3,3 trilyon dolara mal olacağı tahmin ediliyor, bu da Temsilciler Meclisi’nde geçen ay kabul edilen versiyondan 800 milyar dolar daha fazla. Birçok Cumhuriyetçi bu iddiaya itiraz ediyor ve mevcut politikanın uzatılmasının borca ​​katkıda bulunmayacağını savunuyor.

Geleneksel olarak piyasaların sığınağı olan Hazine tahvilleri, Nisan ayından bu yana dalgalı bir seyir izliyor ve Trump’ın tarifeler ve vergiler konusundaki dengesiz politikalarının onları dolar ve ABD piyasalarına olan maruziyetlerini azaltmaya zorlamasıyla yabancı yatırımcılar için daha az cazip hale geliyor. Trump yönetiminin “büyük, güzel tasarısı ” ABD Senatosu’nda yol alırken, açık harcamalar ve enflasyonu artıran tarifeler nedeniyle parlaklığını kaybeden ABD Hazine tahvillerinden yabancı yatırımcıların çeşitlenmesi için teşvikler artıyor.

Nisan ayında Hazine tahvilleri ve diğer büyük tahvil piyasaları satış dalgası yaşarken, Bund piyasası sağlam kaldı. Yeni hükümetin trilyon euroluk savunma ve altyapı harcamaları hamlesinin ardından Almanya’nın borç miktarı da artsa da, Avrupa’nın en büyük ekonomisi olan Almanya, GSYİH’ye göre borç oranı %100’ün altında olan tek G7 üyesi olmasıyla güvenli liman olma özelliğini güçlendiriyor. Bu da ilk seçeneklerin Avrupa, özellikle de Alman tahvilleri ve Fransız tahvilleri olması gerektiği, ayrıca küresel yatırımcılar için Avustralya ve Singapur da seçenekler arasında olduğu düşündürüyor.  Gümrük vergisi haberinin ardından hazine tahvilleri düştü, 10 yıllık tahvil getirileri 22 Mayıs’ta %4,62’ye kadar yükseldikten sonra yaklaşık %4,27’ye geriledi. Hazine tahvillerinin 10 yıllık getirileri Nisan ayından bu yana %3,9 ile %4,629 arasında dalgalandı. Trump’ın uzun süredir konuşulan yasa tasarısının kabul edilmesi, yatırımcılara ABD maliyesinin durumu hakkında endişelenmeleri için bir neden daha verecek.

Bu sabah Japonya Merkez Bankası’nın tankan endeksi ve Çin’in Caixin PMI’sından gelen veriler, Asya’nın en büyük ekonomilerinin en azından şimdilik tarife fırtınasını atlattığını gösterdi. Japonya’nın Nikkei hariç, Asya’da hisse senedi piyasaları genel olarak yükselişte.  Güney Kore ve Tayvan %1,4’ten fazla artarken, Euro Stoxx 50 vadeli işlemleri yatay bir açılışa işaret ediyor ve Alman DAX vadeli işlemleri yaklaşık %0,1 arttı. ABD hisse senedi vadeli işlemleri, S&P 500 e-minileri %0,1 düştü. ABD’nin borç yükü ve Fed başkanına yönelik tartışmaların devamı ile Euro, yükselişini sürdürdü ve ABD doları karşısında Eylül 2021’den bu yana en yüksek seviyesi olan 1,18 dolara ulaştı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Paylaş:
Paylaş:
Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp